Bugün bir Diyarbakırlı olan Cahit Sıtkı Tarancı hakkında yazacağım. Yukarıda bir kesitini verdiğim Otuz Beş Yaş şiirini yazdığında muhtemelen yaşı otuz beşti. Ama kesinlikle yolun yarısında değildi. Bu şiir, 1946 yılında yayımlanmıştır. Yani 35-36 yaşlarındayken. Bundan 10 yıl sonra maalesef vefat edecektir.

Yaş otuz beş! yolun yarısı eder.

Dante gibi ortasındayız ömrün.

Delikanlı çağımızdaki cevher,

Yalvarmak, yakarmak nafile bugün,

Gözünün yaşına bakmadan gider.

       “Sanat için sanat” akımına bağlı kalan Tarancı, 9 Ekim 1910 tarihinde Diyarbakır’ın Cami Kebir mahallesinde altı çocuklu bir ailenin en büyük çocuğu olarak doğdu. Kendisine dedesinin ismi Hüseyin Cahit adı verilmiştir. Pirinç ziraatı ve ticaretle uğraştıkları için kendilerine “Pirinççi zadeler Ailesi” denilen soylu ve köklü bir aileye mensuptu. Soyadı Kanununun çıkmasından sonra babası Bekir Sıtkı, çiftçi anlamına gelen Tarancı soyadını almıştır.

Öğrenimini Diyarbakır ve İstanbul’da tamamladı. Yükseköğrenimini tamamlamak için Paris’e gitti. Ancak  II. Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanya’sı uçakları 1940 yılında Paris'i bombalamaya başlayınca öğrenimini bırakmak zorunda kaldı; 13 Haziran 1940'ta bisiklet ile kaçarak önce Lyon'a sonra Cenevre'ye geçti. Burada kısa bir süre kaldıktan sonra Türkiye'ye geri dönmüştür. Cahit Sıtkı, hiçbir yüksekokul bitiremeden Diyarbakır'a döndü. 1941’de iki yıl olmak üzere askere gitti. Askerlikten döndükten sonra Ankara’da çeşitli kurumlarda çevirmenlik yaptı.

         Sanat hayatından birkaç kesit paylaşmak istiyorum. Yirmi bir şiirden oluşan Ömrümde Sükût, Cahit Sıtkı'nın 1933'te yayımlanan ilk şiir kitabıdır. 1946'da Otuz Beş Yaş adlı şiir kitabı, Ülkü Basımevi tarafından basılmıştır. İlk baskısı 1952'de Varlık Yayınları tarafından yapılan Düşten Güzel, 1946-1952 arasında yazılan 35 şiiri içermektedir. Önceki kitapta yer alan ölüm, ölüm korkusu, yaşama sevinci; artık bu kitapta yerini sevgi ve evlilikten kaynaklanan mutluluk duygusuna bırakmıştır. Varlık Yayınları tarafından 1957'de çıkan Sonrası, şairin ölümünden sonra yayımlanmıştır.  Asım Bezirci tarafından derlenen Tarancı'nın bütün şiirleri 1983'te Bütün Şiirleri adıyla Can Yayınları'ndan çıkmıştır. Kitap altı bölümden oluşmaktadır.

         Tarancı, sağ tarafına felç inmesi sonucu Viyana’ya götürülmüş, bir süre sonra 1956 yılında orada ölmüştür. Kabri, Ankara’da bulunan Cebeci Asri Mezarlığında bulunmaktadır.

“Şiirler, şairlerin ölümsüzlüğünün izdüşümüdür.”

         Hoşçakalın, sanatla kalın.